blog-image

Evrim, Cinsellik ve Aşk

Evrimin Yinelenmesi

Evrim, yeryüzünde canlı yaşamının denizde başladığını vurgulamaktadır. Ferenczi'ye göre doğumla birlikte bebek anne karnındaki amniyotik denizden yeryüzüne çıkmaktadır. Ferenczi, Haeckel'in özoluşun, soyoluşun bir yinelemesi olduğu görüşüne katılır ve her cinsel ilişkide bu ilk denize dönüş arzusunun da bilinçdışı düşlemin bir parçası olarak işin içine girdiğini öne sürer: "Her cinsel ilişkide tüm cinsel evrimin kısaca yinelendiğini söyleyebiliriz. Sanki erojen bölgeler birbirleriyle bir fitil aracılığıyla bağlanmakta ve dölsel organda biriken içgüdüsel enerjinin patlamasına neden olmaktadır." 

Her cinsel ilişki daha önceki tüm cinsel ilişkilerin örneği ve yinelemesidir.  Bu sebeple cinsellik çocuğa, onun için tüm insanoluşu temsil eden çevresindeki erişkinlerden gelmektedir demek yanlış olmaz.

Cinsel dürtü doğumdan ölüme dek kesintisiz bir etkiye sahiptir. Lacan’a göre dürtü arzu ile ilişkilidir. İnsan denizden gelmiştir ve erkek denize yani vajinaya geri dönme arzusu ile yaşamını sürdürür. Yaşamı boyunca ilk anne olan denize yönelmek ister. Kadın ise insanın geldiği yer olan denizde yani vajinasında canlı bulundurma arzusu ile yaşamını sürdürür. Kadının içe alma arzusu cinsel dürtüsünü oluşturur. 

Aşk ve Cinsellik

Aşk, cinselliği içinde barındıran bir olgudur. Cinsel dürtü aşkı tetikleyendir. Erkek ve kadın birbirlerinden hoşlandığında aslında bilinçdışı ortamda bir cinsel ilişkiye girerler. Erkek aşık olduğunda sıvı tüketme eğilimi artar ve gezmek, mekanlara girip çıkmak ister. Kadın ise içe alma arzusunu harekete geçirir ve aşık olduğu dönemde iştahı açılır ve daha fazla yemek yemek ister. Bu eğilimler aslında bireyleri cinsel ilişkiye hazırlar. Bu davranışlar uzun süre devam eder ve cinsel ilişki gerçekleşirse kadın ve erkek bu cinsel birleşmeden yoğun haz alır ve bu ilişkilerin uzun sürmesi daha olağandır. Tanıştıktan ve hoşlandıktan kısa süre sonra cinsel birleşme yaşayan insanlar için yaşadıkları haz daha düşük olacaktır. Çünkü aralarında oluşan aktarım ve gerçekleştirdikleri bilinçdışı eğilimler de azdır. Bununla beraber aralarındaki ilişki daha kısa olabilir.

Örnekte bahsettiğim erkeğin sıvı tüketimi ve mekanlara girip çıkma eğilimleri denize yani vajinaya ulaşma arzusuyla alakalıdır. Kadınların yemek yeme eğilimi ise içe alma yani penisle buluşma arzusundan kaynaklanır. 

https://www.newspdr.com/

Ahmet Fidan

Merhaba. Ben Ahmet Fidan. 2000 yılında Muğla'nın Marmaris ilçesinde doğdum. İzmir'de yaşıyorum. Sakarya Üniversitesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünde son sınıf öğrencisiyim.

Binlerce Mutlu Öğrenciye Katılın!

Bültenimize abone olun ve en son haberleri ve güncellemeleri alın!